Allah ın şekil veren anlamına gelen ismi

هُوَ اللّٰهُ الْخَالِقُ الْبَارِئُ الْمُصَوِّرُ لَهُ الْاَسْمَٓاءُ الْحُسْنٰىۜ يُسَبِّـحُ لَهُ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۚ وَهُوَ الْعَز۪يزُ الْحَك۪يمُ

Türkçe Transcript

Huva(A)llâhu-lḣâliku-lbâri-u-lmusavvir(u)(s) lehu-l-esmâu-lhusnâ(c) yusebbihu lehu mâ fî-ssemâvâti vel-ard(i)(s) vehuve-l’azîzu-lhakîm(u)

Abdulbaki Gölpınarlı Meali

O Allah, yaratandır, varedip olgunlaştırandır, suret verendir, onundur bütün güzel adlar; tenzih eder onu ne varsa göklerde ve ne varsa yeryüzünde ve odur üstün, hüküm ve hikmet sahibi.

Abdullah-Ahmet Akgül Meali

O Allah ki, Hâlık’tır (her şeyi yaratıp vücuda getirendir), Bârî’dir (her şeyi hiç yoktan ve en güzel bir biçimde kusursuzca var edendir), Musavvir’dir (’şekil ve suret’ verendir). En güzel isimler O’na aittir. Göklerde ve yerde olanların tümü O’nu tesbih etmektedir. (O’nun şanını yüceltmektedir.) O, Azîz’dir, Hakîm’dir. (O mutlak Üstündür, tam Hüküm ve Hikmet sahibidir.)

Abdullah Parlıyan Meali

O Allah'tır herşeyi yaratan ve yoktan var eden en güzel şekil ve biçimler veren, en güzel ve mükemmel isimlerle, vasıflar da O'nundur. O'nundur göklerde ve yerde olan herşey, O'nun sınırsız şanını yüceltir yine herşey. Çünkü yalnız O'dur, mağlup edilemeyen gücün sahibi ve yaptığı herşeyi yerli yerince yapan da yine O'dur.

Ahmet Tekin Meali

O, yaratan, varlıkları ayırıcı özelliklerle düzenli, sağlıklı, âhenkli ve dengeli yaratmaya devam eden, mahlûkata dilediği, planladığı gibi, çehre, vücut hatları ve şekil veren Allah'tır. En güzel isimler O'nundur. Göklerdeki ve yerdeki varlıkların ve imkânların tamamı onun koyduğu düzen içinde görevlerini yaparak O'nun şanını yüceltmektedir, O'nu zikretmektedir. O, hikmet sahibi, kudretli ve hükümrandır.

bk. Kur’an-ı Kerim, 17/44.

Ahmet Varol Meali

O, yaratan, yoktan vareden, şekillendiren Allah'tır. En güzel adlar O'nundur. Göklerde ve yerde ne varsa O'nu tesbih etmektedir. O, yücedir, hikmet sahibidir.

Ali Bulaç Meali

O Allah ki, yaratandır, (en güzel bir biçimde) kusursuzca var edendir, 'şekil ve suret' verendir. En güzel isimler O'nundur. Göklerde ve yerde olanların tümü O'nu tesbih etmektedir. O, Aziz, Hakimdir.

Ali Fikri Yavuz Meali

O, öyle Allah ki, Hâlık'dır= her şeyi yaratıb takdir edendir, Bârî'dir= yoktan var edendir, Musavvir'dir= bütün varlıklara şekil verendir. Esmaü'l-Hüsna (en güzel isimler) O'nun... Bütün göklerde ve yerde olanlar, hep O'nu tesbhih eder. O, Azîz'dir= her şeye gâlib ve her kemale sahibdir, Hakîm'dir= hikmet sahibidir...

Bahaeddin Sağlam Meali

O, öyle bir Allah ki yaratandır, güzelleştirendir, şekil verendir. Bütün güzel isimler sahibidir. Yerdeki ve göklerdeki her şey onun kusursuzluğunu, sonsuz güzellik ve mükemmelliğini bildirir. O Azizdir (güçlüdür, her şeyi yapabilir,) Hakîmdir. (Her şeyi yerli yerinde yapar.)

Bayraktar Bayraklı Meali

O Allah, yaratan, yoktan var eden ve yarattıklarına şekil verendir. En güzel isimler O'nundur. Göklerde ve yerde her şey O'nu övgüyle anar. O'nun her şeye gücü yeter; hikmet sahibidir.[626]

[626] Haşr sûresinden çıkarılacak genel ilkeler için bk. Bayraklı, KUR’ÂN TEFSÎRİ, XIX, 187-188.

Besim Atalay Meali (1965)

O Allah ki, yaratır, yapıcıdır, kılık verir, güzel adlar O'nundur, göklerde, yerde bulunan her şey O'na tespih etmekte, O emredir, O bilge

Cemal Külünkoğlu Meali

O, yaratan, (bir uygunluk içinde) yoktan var eden, (yarattıklarına) şekil veren Allah'tır. En güzel isimler/sıfatlar O'nundur. Göklerde ve yerde olan her şey O'nun şanını yücelterek vazifesini icra etmektedir. O, mutlak galiptir, hüküm ve hikmet sahibidir.

Cemil Said (1924)

Allâh te’âlâ yegâne hâlikdir her şeyi yokdan vâr itmişdir. En güzel isimler ânındır. Semâvât ve arzda her şey şânını a’lâ ider. O ’azîz ve hakîmdir.

Diyanet İşleri Meali (Eski)

O, vareden, güzel yaratan, yarattıklarına şekil veren, en güzel adlar kendisinin olan Allah'tır. Göklerde ve yerde olanlar O'nu tesbih ederler. O güçlüdür, Hakim'dir.*

Diyanet İşleri Meali (Yeni)

O, yaratan, yoktan var eden, şekil veren Allah’tır. Güzel isimler O’nundur. Göklerdeki ve yerdeki her şey O’nu tesbih eder. O, mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.

Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)

O, takdir ettiği gibi yaratan, canlıları örneği olmadan var eden, biçim ve özellik veren Allah’tır. En güzel isimler O’nundur. Göklerdekiler ve yerdekiler hep O’nu tesbih ederler. O üstündür, hikmet sahibidir.

Diyanet Vakfı Meali

O, yaratan, var eden, şekil veren Allah'tır. En güzel isimler O'nundur. Göklerde ve yerde olanlar O'nun şânını yüceltmektedirler. O, galiptir, hikmet sahibidir.

 Haşr sûresinin bu son üç âyetinin fazileti hakkında Peygamberimiz (s.a.) şöyle buyurmuştur: Her kim sabahleyin üç defa «Eûzü billâhi’s-semîi’l-alîmi mine’ş-şeytâni’r-racîm» dedikten sonra Haşr sûresinin sonundaki üç âyeti okursa, Allah, ona akşama kadar bağışlanmasını dileyecek yetmiş bin melek görevlendirir. O kimse o gün ölürse şehit olarak ölür. Akşamleyin okursa yine böyledir.

Edip Yüksel Meali

O, Yaratan, Vareden ve Biçim veren ALLAH'tır. Tüm güzel isimler O'nundur. Göklerde ve yerde ne varsa O'nu yüceltir. O Üstündür, Bilgedir.

Elmalılı Hamdi Yazır Meali

O, yaratan, var eden, varlıklara şekil veren Allah'tır. En güzel isimler O'nundur. Göklerde ve yerde olanlar O'nun şânını yüceltmektedirler. O, gâlib olan, her şeyi hikmeti uyarınca yapandır.

Elmalılı Meali (Orijinal)

O öyle Allahki halık, barî, müsavvir o, en güzel isimler (Esmai hüsnâ) onun, bütün Göklerdeki ve yerdeki ona tesbih eder, o öyle azîz öyle hakîmdir

Erhan Aktaş Meali

O Allah ki: Halik'dır¹, Bari'dir², Musavvir'dir.³ En iyi nitelikler O'na aittir. Göklerde ve yeryüzünde olanlar, O'nu tesbih ederler. O, Mutlak Üstün Olan'dır, En İyi Yasa Koyan'dır.

1- Yaratan. 2- İcat eden, buluş yapan. 3- Biçim verendir.

Hasan Basri Çantay Meali

O, öyle Allahdır ki vücûde getireceği her şey'i hikmeti muktezaasınca takdîr edendir. Onları var edendir. Varlıklara suuret verendir. En güzel isimler Onun. Göklerde ve yerde ne varsa (hepsi) Onu tesbîh (ve tenzîh) eder. O, gaalib-i mutlakdır. Yegâne hukûm ve hikmet saahibidir.

Hayrat Neşriyat Meali

O, Hâlık (herşeyi yaratan), Bâri' (yoktan var eden), Müsavvir (her mahlûka sûret veren) Allah'dır. Esmâü'l-Hüsnâ (en güzel isimler) O'nundur. Göklerde ve yerde ne varsa, O'nu tesbîh eder. Çünki O, Azîz (kudreti dâimâ üstün gelen)dir, Hakîm (her işi hikmetli olan)dır.(2)

(2)Ma‘kıl bin Yesar (ra)’ın rivâyetine göre Resûlullah (asm) şöyle buyurmuştur: “Her kim sabaha eriştiğinde üç def‘a اَعُوذُ بِاللّٰهِ السَّم۪يعِ الْعِل۪يمِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّج۪يمِ [Kovulmuş şeytandan, herşeyi işiten ve herşeyi bilen Allah’a sığınırım] deyip, Haşir Sûresinin son üç âyetini okursa, Allah-ü Teâlâ onun için yetmiş bin meleği vekîl olarak ta‘yîn eder. Onlar da akşam oluncaya kadar ona rahmet okurlar. Şâyet o gün vefât edecek olsa, şehîd olarak vefât eder. Akşam vakti okuyacak olsa, sabaha kadar yine böyledir.” (İbn-i Kesîr, c. 3, 480)

İlyas Yorulmaz Meali

O Allah ki yaratan, yarattığı varlıklara hiçbir şekilde benzemeyen, tasarladığı her şeye bulunduğu şekli verendir. En güzel isimler O’na yakışır. Göklerde ve yerde olan her şey, O’nu yücelterek, bütün noksanlıklardan arındırırlar. O çok güçlü olup, her şeyin hükmünü veren de O dur.

İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu

O Allah ki yaratıcıdır, seçkinleyicidir, kılık vericidir. En güzel adlar Onunkilerdir. Yerlerde, göklerde olanların hepsi de Onu ulular. O, erklidir, doğruyu bildiricidir.

İsmail Hakkı İzmirli

O, yaratan, yoktan var eden, her şeye kılık ve kıyafet veren Allah/tır. O/nun en güzel adları vardır, göklerde ve yerde ne varsa hep O/nu tenzih ederler; O, galib-i yektadır, hâkimdir.

İsmail Yakıt

O Allah ki, Hâlik’tır¹⁹, Bâri’dir²⁰, Musavvir’dir²¹. En güzel isimler O’nundur. Göklerde ve yerde olanların hepsi O’nu tesbih ederler. Zira O, Azîz’dir, Hakîm’dir²².

19 El-Hâlik: Yaratan, bir şeyden bir şey yapan. 20 El-Bârî’: Örneksiz yaratan, modelsiz var eden. 21 El-Musavvir: Şekil veren, şekillendiren, biçim ve özellikler veren. 22 El-Hakîm: Hikmetle muttasıf olan, hikmet sahibi, yüce bilge.

Kadri Çelik Meali

O yaratan, yoktan var eden, varlıklara şekil veren Allah'tır. İsimlerin en güzelleri O'na aittir. Göklerde ve yerde olanların hepsi O'nu tesbih etmektedir. Üstün güç sahibidir, her şeyi hikmeti uyarınca yapandır.

Mahmut Kısa Meali

O Allah ki, her şeyin yaratıcısıdır; Hâlık’tır, yoktan var edendir; Bâri’dir ve her varlığa en uygun şekil ve özellikleri verendir;Musavvir’dir.
Kısacası, en mükemmel nitelikler, en güzel isimler O’nundur. Göklerde ve yerde bulunan bütün varlıklar, dâimâ Allah’ın sınırsız kudret ve azametini övgüyle anarak yüceltmektedir. Şu muhteşem kâinat nizamı içerisinde yer alan her şey, kendisini yaratan Allah’ın her türlü kusur ve noksanlıktan uzak olduğunu haykırmakta, O’nun mükemmelliğini gözler önüne sermektedir. Gerçekten O, sonsuz kudret ve hikmet sahibidir. Asla yersiz ve gereksiz hüküm vermeyen ve hükmüne karşı konulamayan Yüce Yaratıcıdır.

Mahmut Özdemir Meali

Güzel İsimler kendisinin olan, Müsavvir Bâri’ Hâlik Allah O’dur. Yer ve Gökler’deki şeyler O’nu tesbih ediyor. Hakîm Azîz de O’dur.

Mehmet Çakır Meali

O, her şeyi yaratan, tasarlayıp biçimleyen bir Tanrı'dır, En güzel isimler onundur. Göklerde ve yerde olan her şey hep onun bu erişilmez yüceliğini dile getirirler. O, muhteşem gücüyle her şeye egemendir.

Mehmet Çoban Meali

Allah varlıkları yoktan var edip şekil verendir. Bütün güzel isimler Allah’ındır. Göklerdeki yerdeki her şey Allah’ın yasalarına uyar. Allah mutlak güç, hüküm ve hikmet sahibidir. İmtihan yasası gereği insanlara dünyada özgür iradeleriyle seçme hakkı verendir. İnsanlar seçme hakkına güvenerek yanlışı sakın seçmesinler! Allah’ın yasalarını bırakıp insanların uydurduğu çıkar yasalarına uymasınlar! Aksi halde hesap günü şiddetli bir cezayı hak ederler. Çünkü insanların kendi nefsani arzu ve isteklerine göre çıkardığı yasalar zulümden başka bir şey getirmez. Allah zalimleri hiçbir zaman sevmez.

Mehmet Okuyan Meali

O, yaratan, yoktan var eden, şekil veren, en güzel isimler sadece kendisine ait olan Allah’tır. [*] Göklerde ve yerde olanlar O’nu [tesbih] eder (yüceltir). O, güçlüdür, doğru hüküm verendir. [*]

[Esmâ-i Husnâ] “en güzel isimler”le ilgili benzer mesajlar: A‘râf 7:180; İsrâ 17:110; Tâhâ 20:8 Benzer mesajlar: Bakara 2:255; Âl-i İmrân 3:2, 26-27; En‘âm 6:101-103; Nûr 24:35; Şûrâ 42:11; İhlâs 112:1-4. Yüce Allah’ın birkaç örnek hariç sıfatları arasında bağlaç kullanılmamasının sebebi O’nun doğru anlaşılması ve sıfatlarının birbiriyle bağlantılı olmasıdır.

Mehmet Türk Meali

O Allah; hem yaratandır,¹ hem kusursuz var edendir,² hem de yarattıklarına şekil verendir.³ En güzel isimler⁴ Ona aittir. Göklerde ve yerde olan her şey, Onu tesbih eder. Ve O çok güçlüdür, hüküm (ve hikmet) sahibidir.

1 Hâlık: Allah’ın yaratıcı olduğunu belirten güzel isimlerinden biridir. “Halk”, yaratmak, doğru takdir etmek, yoktan var etmek demektir. “Hâlık” ise; bir şeyi var etmek, hiç benzeri olmayan bir şeyi meydana getirmek demektir. Bu manada Allah’tan başka hiçbir yaratıcı yoktur. Her şeyi yaratan O’dur. İnsanların ortaya koydukları şeyler yaratma değil; var olanlardan yeni bir şey elde etmektir. Allah, yaratandır; O’nun dışındaki tüm varlıklar ise yaratılmıştır. Esasen “Halk” fiili iki mana ifade eder. 1. Takdir etmek yani eşyanın bütün tafsilatıyla miktar ve durumlarını tayin eylemektir. Zira bir şeyi tamamıyla takdir etmek onun bütün eşya arasındaki miktar ve mertebesini bilmeye, bu da hepsini tamamıyla bilmeye bağlıdır. 2. Yok olan şeye vücut vermek, hiç bir asıl ve misali yok iken icat eylemektir. Bazen bir şeyden diğer bir şey icat etmek manasına da kullanılır. Lâkin bu manaya daha ziyade “inşa” tabir olunur. Mahlûklara nispet edilebilen en yüksek sanatlar, Allahu Teâlâ’nın takdir buyurduğu keşif ve inşa mahiyetinden ileri geçemez. Çünkü mahlûk fiilinin bütün tafsilatını takdir edemez, yoktan bir şey icat eyleyemez, böyle bir yaratış sonsuz ilim ve kudrete bağlıdır. Her şeyi tam manasıyla takdir ve icat ederek yaratan “hâlık” ancak Allahu Teâlâ’dır. Arapçada aslı astarı bulunmayan şeyleri söylemek, cismi olmayan yeni bir şeyi yoktan ortaya koymak için de bu fiil kullanılabilir. Allahu Teâlâ, Ankebut: 17. ayette; “Siz, kesinlikle Allah’ı bırakıp birtakım putlara tapmaktan ve sadece yalan üretmekten başka bir şey yapmıyorsunuz” buyurulmuştur. Buradaki (خَلَقَ) fiili, “yaratmak” anlamında değil, “iftira etmek, yalan üretmek” anlamındadır. Zâten iftira da “aslı astarı olmayan yani yoktan meydana getirilen söz,” demektir.
2 Bârî’: Cenâb-ı Allah’ın güzel isimlerinden biridir. Bir örnek ve emsâle ihtiyaç duymadan yaratan zat anlamına gelir. Allah, “bârî” yani öyle temiz yaratıcı ki, yarattıklarını temiz ve sağlam bir nizam üzere seçip düzenleme ve tekâmül ettirerek birbirinden farklı özellikler ile birbirinden ayırt ettirir. (Elmalılı) Kur’an’da Bârî kelimesi, “halik” ve “musavvir” sıfatları ile birlikte zikredilmektedir.
3 Musavvir: Allah’ın güzel isimlerinden biridir. Musavvir sözlükte bir sıfat olarak “cisimlere yönelik şekil ve özellik veren” demektir. “Tasvir” kavramı beş âyette Allahu Teâlâ’ya nispet edilmiştir. İmam Eş’arî, musavvir’i, “maddî bakımdan şekil veren” mânasına alırken İmam Mâtürîdî bunun psikolojik yönüne de işaret etmektedir. Hattâbî ise Cenâb-ı Hakk’ın birbirlerini tanıyıp ayırt etmeleri için insanları farklı fizyonomilere sahip kıldığını vurgulamakta, fakat hepsinin de ayrı bir güzellik taşıdığını söylemektedir.
4 Esmâ’ül-Hüsnâ: Allah’ın isimleri için kullanılan bir tabirdir. İsmin çoğulu olan “esmâ” ile “güzel, en güzel” anlamındaki “hüsnâ” kelimelerinden oluşan “esmâ’ül-hüsnâ” terkibi Allah’a nispet edilen isimleri ifade eder. Sadece Kur’an’da geçen ilâhî isimler 100’den fazladır. Muhtelif hadislerde Allah’a nispet edilen başka isimler de mevcuttur. Esmâ’ül-hüsnâ terkibinin, geniş anlamıyla bunların hepsini kapsamakla birlikte terim olarak daha çok doksan dokuz ismi içerdiği kabul edilir. Esmâ’ül-hüsnâ terkibinde yer alan “hüsnâ” kelimesi “güzel” manasında sıfat veya “en güzel” anlamında ism-i tafdîl sayılmıştır. Her iki halde de buradaki güzellik bir gerçeği vurgulamakta olup Allah’ın güzel olmayan bir isminden söz edilemeyeceği için mefhûm-i muhalifini hatıra getirmez. Allahu Teâlâ, madde özelliği taşımadığından insanların O’nu duyularıyla idrak etmeleri mümkün değildir. Allah ancak kâinat ve insanla olan ilişkisi bakımından tanınabilir. Bundan dolayı Esmâ’ül-hüsnâ bilgisi, Allah-âlem ilişkisine ışık tutması ve sonuçta Allah’ı tanıtması açısından önem taşımaktadır. Kul, Rabbini ancak Onun verdiği bilgilerle tanıyabilir ve bir kul, Rabbine ancak tanıyabildiği kadar iman edebilir. Allah’ın sıfatları kulların fıtratlarında bulunan özellikleri kadarıyla bize bildirilmiştir. Allah’ın kendi zatınca bilinen başka sıfatları da olabilir. Mesela bir kul Allah’ın koruma (hafîz) sıfatını bilmezse, fıtratı icabı mutlaka bir koruyucu arar. Bu konuda o kadar ileri gider ki kendisini, muskaların, cevşen’in, nazar boncuğunun, hatta kurumuş at kafasının bile koruyacağına inanmaya başlar. Bu sebeple her Müslümanın Esmâ’ül-hüsnâ’yı anlamlarıyla bilerek Rabbini yakinen tanıması gerekir. Çalgı aletleri ve dümbelekler eşliğinde Esmâ’ül-hüsnâ şarkıları söylemenin hiçbir Müslümana, hiçbir faydası yoktur.

Muhammed Esed Meali

O, Allah’tır, Yaratıcı, bütün özlere ve görüntülere şekil veren Yapıcı! ³¹ Bütün mükemmellik vasıfları ³² [yalnız] O’nundur. Göklerde ve yerde olan herşey O’nun sınırsız şanını yüceltir: çünkü yalnız O’dur kudret ve hikmet sahibi olan.

31 Bu, Beydâvî’nin yorumudur. İki ayrı terim olan Bâri’ (“yapıcı/yapan”) ile Musavvir (“şekil verici,” yani bütün formlara ve görüntülere) burada bir bütün oluştururlar.

32 El-esmâu’l-husnâ’nın bu şekildeki çevirisi için bkz. sure 7, not 145.

Mustafa Çavdar Meali

O Allah’tır, mutlak yaratıcı, var ettiğinin ilk örneklerini oluşturandır, yarattığı ilk örneklere suret giydirendir. En güzel isimler ve tüm mükemmellikler O’na aittir. Göklerde ve yerde olan her şey O’nu tespih eder/ O’nun koyduğu yasaya göre hareket eder. Çünkü O, her işi mükemmel olan ve her hükmü doğru olandır. 13/16, 30/40, 40/64

Mustafa İslamoğlu Meali

O Allah’tır; mutlak yaratıcıdır,[⁵⁰⁴³] var ettiğinin ilk örneklerini yaratandır, yarattığı ilk örneklere sûret giydirendir. En güzel nitelikler ve tüm mükemmellikler Allah’a mahsustur:[⁵⁰⁴⁴] Göklerde ve yerde olan her şey O’nun adına hareket eder:[⁵⁰⁴⁵] zira O’dur her işinde mükemmel olan, her hükmünde tam isabet eden.

[5043] Zımnen: O’ndan gayrısı yaratılmıştır. Halk, bir şeyi özel bir sûret vererek icat etmektir. Âl-i İmran’da bu anlamıyla Hz. İsa’nın fiiline izafe edilir. Allah için halk, hem eşyayı yoktan var etmeyi hem de yarattığı hammaddeden yeni eşya var etmeyi ifade eder. [5044] el-Esmâu’l-Husnâ, Kur’an’da geldiği dört yerde de (20:8; 7:180; 17:100) “O’na mahsustur” anlamı veren tahsis lâmı ile gelir. Aşkın ve mutlak varlık, zâtı hakkındaki bilgiyi insan idrakine esma vesilesiyle indirmiştir. Allah diyenin aklına ne gelmesi gerektiği esma aracılığıyla cevaplanmıştır. İnsan idraki mutlak olanı bütün gerçekliğiyle kavrayamaz. Bundan dolayıdır ki soru sormaya Allah’tan başlamak yanlış yerden başlamaktır. Esma, bilince bilinenden bilinmeyene doğru bir yol çizer. Bu yüzden İlâhî esma müteşabihtir. Husnâ, ism-i tafdil olarak “en güzel”, sıfat olarak “güzel” mânasına gelir. Aslında el-esmau’l-husnâ terkibi mutlak mükemmelliği vurgular. Burada soru şudur: Mutlak mükemmellik kavranabilir mi? Elbette hayır. Belki de“Rabbini an!” yerine “Rabbinin ismini an!” denilmesinin nedeni de budur. [5045] Zımnen: Fakat bir sen bu kâinat ilâhîsine katılmak yerine çatlak ses çıkarırsın ey insan! Senin böyle yapman O’nun yüceliğine halel getirmez. Ama, seni yaratması da hikmetsiz değildir. (Tesbihe dair bir not için bkz: 56:74.)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali

O yaratıcı, vücuda çıkarıcı, eşyaya sûret verici olan Allah Teâlâ'dır. O'nun için pek güzel isimler vardır. O'nun için göklerde ve yerde ne varsa tesbih eder ve azîz, hakîm olan O'dur.

Suat Yıldırım Meali

Allah o gerçek İlahtır ki halık'tır, bârî'dir, musavvir'dir. Hasılı, en güzel isimler ve vasıflar O'nundur. Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi O'nu tesbih ve tenzih eder. O, azizdir, hakimdir. [17, 44]

Bâri’dir: Yaratıklarını düzgün ve âhenkli kılandır.
Musavvir’dir: Bütün mahlûklarına özel sûretlerini verendir.
“Her kim sabahleyin üç kere Euzu billahi’s-semîi’l-alîmi mine’ş-şeytani’r-racîm dedikten sonra Haşr sûresinin sonundan üç ayeti okursa, Allah Teâlâ onun emrine yetmiş bin melek verir. Onlar akşama kadar o kimse için dua ederler. “Eğer o gün ölürse şehid olarak vefat etmiş olur. Onları akşamleyin okuyan da aynı durumda sevap alır” (Hadis-i Şerif, Tirmizi).

Süleyman Ateş Meali

O, yaratan, var eden, (varlığa getirdiklerine) biçim veren Allah'tır. En güzel isimler O'nundur. Göklerde ve yerde bulunanların hepsi O'nun ululuğunu anarlar. O, aziz (mutlak galip), hakim(hükümdar, herşeyi hikmetle yapan)dır.

Süleymaniye Vakfı Meali

O, Allah’tır; yaratandır. Yarattığını farklı farklı yaratan ve şekil verendir. En güzel isimler (sıfatlar) O’nundur. Göklerde ve yerde her şey, O'na boyun eğer. O üstündür, doğru kararlar verir.

Şaban Piriş Meali

O Allah, yaratan, yoktan vareden, şekil verendir. En güzel isimler O'nundur. Göklerde ve yede ne varsa O'nu tesbih eder. O, güçlüdür, Hakim'dir.

Ümit Şimşek Meali

O Allah ki, Hâlıktır; herşeyi O yaratır. Bâri'dir; yarattıklarını, herbirine ve her haline lâyık şekilde yaratır. Musavvirdir; yarattıklarına dilediği gibi şekiller verir. En güzel isimler Onundur.(4) Göklerde ve yerde ne varsa Onu tesbih eder. Onun kudreti herşeye galip, hikmeti herşeyi kuşatmıştır.

(4) Esmâ-i Hüsnâ için 7:180’in açıklamasına bakınız.

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Allah'tır O! Haalik, Bâri', Musavvir'dir O! En güzel isimler/Esmâül Hüsna O'nundur. Göklerde ne var, yerde ne varsa O'nu tespih eder. Azîz'dir O, Hakîm'dir.

Eski Anadolu Türkçesi

ol Tañrı’dur [291b] yaradıcı ayırıcı yaratmaķda bir nice ħalķı bir niceden sūret eyleyici. anuñdur adlar görklürekler. tesbįḥ eyler aña ol kim göklerdedür daħı yirde. daħı ol beñdeşsüzdür dürüst işlü dürüst sözlü.

Satır Altı Meal (1534)

Ol Tañrı Ta‘ālā yaradıcıdur, ‘ademden vücūda getüricidür, ṣūretler viri‐cidür. Yaḫşı adlar anuñdur. Aña tesbīḥ eyler gökler ehli ve yirler ehli. Daḫıol ḥikmetler issi ‘azīzdür.

Bunyadov-Memmedeliyev

O, (hər şeyi) yaradan, yoxdan var edən, (hər şeyə) surət verən Allahdır. Ən gözəl adlar (əsmayi-hüsna) ancaq Ona məxsusdur. Göylərdə və yerdə nə varsa (hamısı) Onu təqdis edib şə’ninə tə’riflər deyər. O, yenilməz qüvvət sahibi, hikmət sahibidir!

M. Pickthall (English)

He is Allah, the Creator, the Shaper out of naught, the Fashioner. His are the most beautiful names. All that is in the heavens and the earth glorifieth Him, and He is the Mighty, the Wise.

Yusuf Ali (English)

He is Allah, the Creator,(5405) the Evolver, the Bestower of Forms(5406) (or Colours). To Him belong(5407) the Most Beautiful Names: whatever is in the heavens and on earth, doth declare His Praises and Glory:(5408) and He is the Exalted in Might, the Wise.

5405 Allah's attributes of Goodness and Power having been referred to, we are now told of His creative energy, of which three aspects are here mentioned, as explained in the following note. The point is emphasised that He does not merely create and leave alone; He goes on fashioning, evolving new forms and colours, and sustaining all the energies and capacities which He has put into His Creation, according to various laws which He has established.

5406 The act or acts of creation have various aspects, and the various words used in this connection are summarised in n. 120 to 2:117, as supplemented by n. 916 to 6:94 and n. 923 to 6:98. Khalaqa is the general term for creation, and the Author of all Creation is Khaliq. B ara'a implies a process of evolving from previously created matter or state: the Author of this process is Bari , the Evolver.

Sawwara implies giving definite form or colour, so as to make a thing exactly suited to a given end or object: hence the title Musaxvwir, Bestower of Forms or Colours: for this shows the completion of the visible stage of creation.

5407 Cf. 7:180. n. 1154; and 17:110, n. 2322.

5408 Thus the argument of the Surah is rounded off on the same note as was struck at the beginning, 59:1. The first verse and the last verse of the Surah are the same, except as regards the tense of the verb sabbaha. In the first verse it is the optative form of the preterite sabbaha: 'let everything declare the Glory of Allah'.

After the illustrations given, the declaratory form of the aorist is appropriate, yusabbihu: "everything doth declare the Glory of Allah".

Allahın varlıklara şekil ve suret veren anlamına gelen ismi nedir?

El-Musavvir Esmasının Anlamı Nedir? El- Musavvir her şeye şekil veren, ayrı bir biçim vererek tasvir eden ve yarattığı varlıklara suret veren anlamındadır. Suret verdiği hiçbir varlık birbirine benzemez. Allah'ın sıfatlarından biri olan Musavvir, her mahlukatı kendi istediği sıfatta yaratmaktadır.

Allah'ın yaratıcı anlamına gelen ismi nedir?

"Yaratmak" anlamındaki halk masdarından sıfat olup "yaratan" demektir. Arap dili uzmanları, halk kelimesinin temel mânasının "takdir" olduğunu kabul ederler.

Allah'ın isimleri ve anlamları nelerdir?

Er-Rafi: İnananları yükselten..
El-Mu'ız: Aziz kılan, dilediğini yücelten..
El-Müzil: Dilediğini değersiz kılan..
Es-Semi: Her şeyi duyan..
El-Basir: Her şeyi gören..
El-Hakem: Mutlak hakimiyete sahip olan..
El-Adl: Adil olan..
El-Latif: Kullarına değer veren..

Güven veren olması Allahın hangi ismi?

7. El-Mü'min: "Güven veren, emin kılan, koruyan." 8. El-Müheymin: "Her şeyi görüp gözeten." 9. El-Azîz: "İzzet sahibi, her şeye galip olan."