© 2030 - Bu sitenin içeriği ve dizaynı Dr. Kağan Kocatepe tarafından yapılmaktadır. Show
Bu sitede yer alan bilgiler, belli tıbbi durumlara yaklaşım biçimleri ve uygulamalar yanlızca bilgilendirmeye yöneliktir. jinekoloji.net internet sitesinde yer alan tıp içerikli yazı ve videoların tümü Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Kağan Kocatepe tarafından hazırlanmakta olup, telif hakları yasal koruma altına alınmıştır. İzinsiz kaynak gösterilerek dahi başka bir yerde yayınlanamaz. Günümüzde çeşitli korunma yöntemleri ile istenmeye gebeliğin önüne geçmek artık mümkün. Gebelikten korunmak için size ve partnerinize en uygun korunma yöntemlerinden birini seçebilirsiniz. Doğum kontrol hapları östrojen (kadınlık hormonu) ve progestojen (yumurtlama hormonu) içerirler ve 21 gün boyunca hapı içen kadında yumurtlamayı
durdururlar. Ayrıca, rahim ağzı salgısını koyulaştırarak spermin rahim içine girmesini de azaltırlar ve aynı zamanda rahim içini gebeliğe uygunsuz hale getirirler. İlaç bırakıldığı ilk ay ise her şey eski haline döner ve hamilelik şansı tekrar başlar. Başarı oranı Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) rakamlarına göre %99.7’dir. Kullanım hatası olursa başarısızlık (hamile kalma) oranı artar. Başka nedenlerle sürekli ilaç kullanan kadınlarda doğum kontrol haplarının etkisi azalabilir, dikkat
edilmelidir. Bunlar; epilepsi ilaçları, bazı antibiotikler, bazı mantar ilaçları ve antiviral ilaçlardır. Hormonal yöntemler, adından da anlaşılacağı üzere vücudunuzdaki hormonal denge üzerine etki ederek gebelik oluşumunu engeller. Bunlar: Doğum kontrol hapları hormon dengesini uygun
şekilde düzenleyeyerek, kadının yumurtlamasını engeller. Bu durumda spermin dölleyeceği yumurta oluşumu sağlanmadığı için, hamilelik gerçekleşmez. Doğum kontrol yöntemleri içerisinde, en çok tercih edilen yöntemlerden biridir. Hapların düzenli kullanımıyla hamilelikten korunma %99’a kadar etkili olur. Eşler, bebek sahibi olmak istediklerinde hap kullanımını bırakabilir. Hap
kullanımını kestikten sonra yumurtlamayı engelleyen faktörler ortadan kalkar ve gebe kalmayı engelleyecek bir sorun olmaz. Hapların gebeliği önlemekle birlikte; adet düzenleme ve yumurtalık kistlerinin tedavisinde etkin olabileceği gözlemlenmiştir. Adet döneminin ilk günü alınmaya başlanır. 21 günlük hazırlanan hapları, mümkünse aynı saatlerde almak gerekir. Hapları 21 gün boyunca aksatmadan alınması gereklidir. Haplar bittikten sonra 7 gün ara
verilir. Bu 7 günlük süreçte adet kanaması başlar. 7 günlük aradan sonra haplar kullanılmaya devam edilir. Yani 21 gün hap, 7 gün ara şeklinde kullanılması gereklidir. Bazı kadınlar doğrum kontrol haplarını kullanmaya başladıktan sonra hafif seyirde görülen yan etkiler yaşayabilir. Bunlar; hafif kanama, baş ağrısı, kilo ve
göğüslerde hassasiyet olarak gözlemlenir. Kanıtlanmış yararları şunlardır: Her kadının kullanması uygun değildir. Doğum kontrol ilaçlarını kullanması sakıncalı görülen kişiler şöyle sıralanabilir: SpiralHalk arasında spiral olarak adlandırılan rahim içi araçlar, içerisinde açılan küçük kolları olan 4 cm’lik, rahmin içine yerleştirilen plastik aparatlardır. Hormonlu ve bakırlı türleri vardır. Hormon içermeyen spirallerin meme üzerine olumsuz etkisi bulunmaz. Ancak spiraller adet kanama miktarında artışa yol açabilir. Bu nedenle kanla beslenen mikroorganizmalar daha kolay üreyebilir. Tekrarlayan vajinit (vajina mukozasının enflamasyonu) ve endometrite (rahim içi tabakasının iltihaplanması) yol açabilir. Spiral varken gebe kalma olasılığı oldukça düşüktür ve oluşan gebeliğin tüplere yerleşme (dış gebelik) olma olasılığı daha yüksektir. Ancak kullanımı yaygınlaşmaya başlayan hormonlu spiraller kanamayı azalttıkları için enfeksiyonu da azaltırken, adet sancılarını giderir. Kullanımıİki tip spiral vardır. Bakır içeren spirallerde koruyuculuk süresi 10 yıldır, gebelik oranı ilk yıl için yüzde 1’den daha azdır. Hormonlu salgılayan spiral ise 5 yıl süre ile etkili olurlar. Bu hormon rahime salınarak, mukusu kalınlaştırır ve spermin içeri girişini engeller. En önemli yan etki lekelenme tarzı kanamadır. Ancak kadına zarar vermez ve tedavi gerektirmez. Hormon salgılaya spiraller adet kramplarını azaltabilmektedir. Yan Etkileri Var Mı?Genel olarak kullanıcılarda ilk 3 ve 6 ay hafif kanama, lekelenme ve kramp tarzı şikayetler olabilir. Bu şikayetler ilerleyen dönemlerde giderek azalır. Ender görülen durumlarda vücudun, aracı kabul etmemesinden dolayı sistemin çıkarılması gerekir. Yeni Nesil SpiralKlasik, “T” şeklindeki spirallerin aksine, çok küçük çubuklar şeklinde olan yeni nesil spiraller her rahime uyum sağlıyor. Rahim tavanına özel bir düğümle yerleştirilen yeni nesil spiraller, klasik spirallerde kramp ve ağrı gibi yan etkiler yaşayan kadınlarda kullanılabiliyor. Korunma İğnesiHap kullanımını unutan ve diğer korunma yöntemlerini tercih etmeyenler veya kullanamayanlar için alternatif bir yöntemidir. Hem uygulanması açısından, hem de uzun süreli korumasıyla yine sık tercih edilen yöntemler arasında yer alır. İçerisinde bulunan östrojen ve progesteron hormonları sayesinde yumurtlamayı engellerken, rahim içindeki sıvıyı koyulaştırarak spermlerin geçişini engeller. Doğum kontrol iğnesi kullanımında gebelik olasılığı %1’in altındadır. KullanımıDoğum kontrol iğneleri aylık ve 3 aylık olarak ikiye ayrılır. Aylık iğneler progesteron içerirken, 3 aylık iğneler hem progesteron hem de östrojen içerir. Bu iğneler adet döneminin ilk 5 günü içerisinde bir uzman eşliğinde kas içerisine enjekte edilerek yapılır. Yan Etkisi Var Mı?Doğum kontrol iğnesi kullananların, adet düzensizliği ya da uzun süreli adet görememe gibi şikayetleri olabilir. Yine nadiren de olsa cinsel istekte azalma, göğüslerde hassasiyet gibi yan etkileri bulunur. İmplantlarİçerdiği hormonal ilaçlarla, yumurtalığa etki ederek 3 yıl süreyle gebeliğe karşı korunma sağlar. Protesteron hormonu sayesinde rahim ağzında bulunan mukuslu sıvıyı koyulaştırarak spermlerin geçişini önler ve rahim içine bebeğin tutunmasını sağlayan örtüde de incelmeye sebep olur. 3 yıllık süre boyunca sadece 1 defa deri altına basit bir uygulamayla yerleştirilir. İmplant yöntemi %99.3 koruma sağlar. KullanımıDiğer koruma yöntemlerinde olduğu gibi bu uygulama da adet döneminde yapılır. Kolun üst kısmında yer alan derinin altına küçük bir cerrahi operasyonla birkaç dakika içinde yerleştirilir. Bu işlemde dikkat edilmesi gereken hususlardan en önemlisi hekim kontrolünde ve eğitim almış personel tarafından uygulanmasıdır.
|